''Gerçeğin ve masumun yanında olan bir Didem Arslan Yılmaz olmaya devam edeceğim...''

Güncelleme: 09 Ağustos 2021 Pazartesi, 10:25:45

Didem Arslan Yılmaz: "Her zaman doğrunun, gerçeğin ortaya çıkması için var gücümle savaştım"

Show TV'de bugün saat 15'te yayınlanmaya başlayacak olan Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME'de yine en derin sırlar ortaya çıkacak, sevdiklerine özlem duyanlar kavuşacak, acılı annelerin gözyaşları dinecek, haklı - haksız, suçlu - suçsuz ortaya çıkacak mağdurların kalplerindeki acı dinecek. Geçtiğimiz sezondaki yayınlarıyla karanlıkta kalmış birçok olayın çözülmesinde rol oynayan Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME, aynı titizlik, kabiliyetle ve 'vazgeçme' düsturuyla' yeni yayın dönemine hazırlanırken Didem Arslan Yılmaz, Habertürk'ten Mehmet Çalışkan'a verdiği röportajda programın çalışmalarını kendi iş anlayışıyla özetledi; "Her zaman doğrunun, gerçeğin ortaya çıkması için var gücümle savaştım"

SHOW TV'nin ilgiyle takip edilen, adını reyting listesinin üst sıralarına yazdıran reality programı Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME, geçtiğimiz sezon başta sahte gelin Melisay ile Türkiye'nin en büyük sahte gelin çetesini çökertmiş, Merve Üstün cinayeti gibi Türkiye'yi derinden etkileyen pek çok cinayeti çözmüştü.

Türkiye'nin en güvenilir gazetecilerinden Didem Arslan Yılmaz , güçlü ekibiyle birlikte, umudunu kaybedenlere yeni yayın döneminde de 'vazgeçme' demek için bugün işbaşı yapıyor.

Televizyonun gücünü insanların sorunlarını çözmek için kullanan; faili meçhul cinayetleri, yıllarca ortaya çıkmamış sırları açığa kavuşturan, birbirine hasret kalmış insanları, aileleri buluşturan Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME, doğrunun yanında olmaya ve adaleti aramaya kaldığı yerden devam edecek.

Gerçek hayat hikâyeleri, birbirinden heyecanlı, birbirinden şaşırtıcı konulardan oluşan dopdolu içeriğiyle izleyicilerin nefeslerini kesmeye devam edecek olan Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME, bugün saat 15'te canlı yayınla SHOW TV'de...

Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME ile gerçeklerin izini sürmeye devam edecek ve umudunu kaybedenlere 'vazgeçme' diyecek olan Didem Arslan Yılmaz, yeni yayın döneminin ilk programı öncesinde Habertürk'ün sorularını cevapladı.

Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME, ilk sezonda başarılı bir performans sergiledi. Bu başarının temelini oluşturan etmenler nelerdi?

Yılların getirdiği habercilik tecrübemle her zaman doğrunun ve gerçeğin peşinden gittim. Başarı, zorlu ve emek isteyen bir süreç. Başarıyı yakalamak her zaman kolay olmuyor. Bunun için öncelikle işinizi çok sevmeniz ve çok çalışmanız gerekiyor. Bir diğer önemli unsur ise ekip. Ekibiniz sizin arkanızdaki en büyük güç.

İlk sezonun muhasebesini mutlaka yapmışsınızdır. Ortaya çıkan tabloyu kelimelendirebilir misiniz?

Hayatımda ilk defa gündüz kuşağı reality programındaydım. Geçtiğimiz sezon benim için hem heyecan verici hem de yeniliklerle dolu bir seneydi. Haberci geçmişimin bu yolda bana çok yararı oldu. Şimdi dönüp baktığımda yer yer zorluklarla da karşılaşsak başarıyla dolu bir sezon geçirdiğimizi düşünüyorum.

Yıllarca siyasetin nabzını tuttunuz. Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME ile de halkın nabzını tutuyorsunuz. İkisi arasındaki bariz farklar ve ortak noktalar nelerdir?

Aslında çok farklı iki konu gibi dursa da birbiri ile o kadar iç içe ki! Ben hiçbir zaman değişmedim. Her zaman doğrunun, gerçeğin ortaya çıkması için var gücümle savaştım. Siyaset alanında çalışırken de böyleydi. Şu anki programımda da böyle. Hangi konuda olursa olsun gerçekleri ortaya çıkarmak, karanlık sırları, akıllardaki soruları çözmek için yola çıktım. Tabii ki ikisi arasında farklar var. Bunlardan en belirgini konuşulan konular. Siyasetin dışında; insanların özel hayatlarını derinlemesine incelemek, onların en derin sırlarına ortak olmak gerçekten benim için de yeni ve farklı bir durum.

Birçok kişinin hayatına dokundunuz. Aralarında sizi en çok etkileyeni hangisiydi?

Beni en çok etkileyen Türkiye'nin büyük bir heyecanla ve merakla izlediği sahte gelin Melisay'ın olayı. Gencecik bir kız kandırılarak, yanlış duyguların peşinden gidip hayatını karartacaktı. Bir anne olarak da söyleyebilirim ki Melisay'ın annesinin ilk günkü feryatları hala kulağımda. Neyse ki Melisay'ın annesine yardımcı olabildik. En azından artık kızı onunla görüşüyor. Kızının nerede olduğunu ne yaptığını biliyor.

Belki aylarca, belki yıllarca çözülememiş olayları çözmek, mağdurların sesi olmak, karamsarlığı umuda dönüştürmek nasıl bir histir?

Kesinlikle dünyanın en güzel hislerinden biri. İnsanlar size umut olmanız için, çare olmanız için geliyor. Ne yazık ki Türkiye'de pek çok farklı alanda pek çok mağdur var. Yara aldıkları konularda onlara yardım etmek, bir insanın hayatını değiştirmek, güzelleştirmek çok güzel bir şey. Tabii bir de ülkemizin en büyük sorunlarından olan kadın cinayetleri var. Emniyetin de katkılarıyla çözdüğümüz pek çok cinayete dayanarak söyleyebilirim ki hem kendimle hem de ekibimle gerçekten gurur duyuyorum. Kadın cinayetlerini engelleyemesek de en azından suçluların serbest gezmelerini engelliyoruz.

Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME'ye konu olan olaylardan yola çıkarak bir analiz yapacak olursanız ana sorunlar, paylaşılamayanlar nedir?

Ülkemizde en büyük sorun az önce de bahsettiğim gibi ne yazık ki kadın cinayetleri. Başvurular arasında o kadar şüpheli ölüm ve kayıp var ki... Bir diğer sorun ise 'dolandırılma'... Ne yazık ki insanlarımız saf ve temiz kalpli ancak bir o kadar da kolay yoldan para kazanmaya kendini adamış kötü niyetli insanlar var.

İlk sezon 228 kez canlı yayın yaptınız. Yaşanan olayların mağdurları, gerçekleştirenleri ve tanıklarıyla birebir aynı ortamda bulundunuz, bulunmaya devam edeceksiniz. Bu durum psikolojinizi nasıl etkiliyor?

Mağdurlar buraya geldiklerinde gözü yaşlı, çaresiz ve tükenmiş oluyorlar. Onlarla konuşmak, dertlerini anlamak, acılarına ortak olmak, onlarla bir olmak hem zor hem de çok yorucu bir durum. Ancak günün sonunda stüdyoya gözyaşları içinde gelen bir mağdurun buradan gülümseyerek, size teşekkür ederek ayrılması, paha biçilemez güzellikte bir his.

Haberci ve haber sunuculuğu olarak yıllarca çalışmış olmanıza rağmen Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME'de karşı karşıya kaldığınız olaylar sizi şaşırtıyor mu?

Bazıları gerçekten çok şaşırtıcı. Konuklarımızla konuşurken "bu kadarı da olmaz!" dedirten pek çok olaya rastlıyorum. Mesela bir konuğumuz vardı (Hasan Aydoğdu), kendisi yurt dışından bir kadın tarafından defalarca dolandırılmış, tüm ailesi onu bu yüzden terk etmişti. Hatta ekibimiz bile dolandırıcı kadınla konuşmuştu. Ancak Hasan Amca'yı bir türlü dolandırıldığına inandıramamıştık. Hâlâ "o benim kızım, ben onu çok seviyorum, para isterse yine yollarım" diyordu. Tabii ki bu insanın hem içini sızlatan hem de gülümseten konulardan. Bir de tüm dünyaya isyan ettiren, minik bebek Alpay'ın ölümü ve kadın cinayetleri var. Her seferinde isyan etmek istiyor ancak mesleğimin getirdiği profesyonelliğe sığınıyorum.

Her çalışma yeni bir deneyim, edinilen yeni öğretiler demektir. Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME size hangi deneyimleri kazandırmış, hangi öğretileri edindirmiştir?

"Zaten yıllardır bu mesleği yapıyorum. Her şeyi biliyorum" demek hiçbir zaman bana göre değil. İnsan hayattan her gün yeni bir şey öğreniyor. Mesleğimin olgunluk döneminde insanların hayatlarına dokunmak, bana yepyeni bakış açıları kazandırıyor. En önemlisi de konukları dinlerken sabretmeyi ve paylaşmayı daha iyi anlıyorum.

İkinci sezon için nasıl bir hazırlık süreci geçirdiniz? Yeni sezon için duygu ve düşünceleriniz nelerdir? Yeni sezonda izleyicilerinizi nasıl bir Didem Arslan Yılmaz'la VAZGEÇME bekliyor?

İkinci sezona bomba gibi geliyoruz. Birbirinden şaşırtıcı birbirinden ilgi çekici gerçek hayat hikâyeleri ile izleyenlerin karşısında olacağız. İzleyicilerime kavuşmak için sabırsızlanıyorum. Her zaman için amatör ruhlu bir profesyonel oldum. O heyecanı hiç kaybetmemek gerekiyor. Bu sezon izleyenleri dopdolu heyecanlı bir sezon bekliyor. Özellikle ilk gün öyle bir konumuz var ki, Türkiye bu olayla çalkalanacak...
Her zaman olduğu gibi, gerçeğin ve masumun yanında olan bir Didem Arslan Yılmaz olmaya devam edeceğim. Ne yazık ki son haftalarda ortaya çıkan orman yangınları hepimizi üzse de, biraz dinlenmenin ardından enerjisi tazelenmiş, her zamanki gibi dinamik, sözünü esirgemeyen, doğrudan şaşmayan bir şekilde izleyicilerin karşısında olacağım.