Ahmet Varlı, kariyerini, Haceli’nin Fatma’ya olan aşkını ve Kapadokya’daki set hayatını tüm samimiyetiyle anlattı
Show TV’nin ilk iki bölümüyle olay yaratan dizisi ‘Yılanların Öcü’nde Haceli karakterini canlandıran Ahmet Varlı, kariyerini, Haceli’nin Fatma’ya olan aşkını ve Kapadokya’daki set hayatını tüm samimiyetiyle anlattı
■ Fakir Baykurt’un ünlü eseri Yılanların Öcü’nde başrol oynama teklifi geldiğinde neler hissettiniz? Kitabı daha önce okumuş muydunuz, ya da çevrilen iki filmi izlemiş miydiniz?
Öncelikle bu güzel projenin bir parçası olmamı sağlayan Cemal Şan’a ayrı bir teşekkür etmek isterim. Son iki yıl İstanbul dışında dizi çekmiştim. Bu sezon hem tiyatro yapmak için hem iki yılın verdiği bir yorgunluktan dolayı İstanbul dışında pek çalışmayı düşünmüyordum. Cemal hocam ile ilk telefonda konuştuğumuzda bana öyle bir karakterden bahsetti ki fizanda da çekilse gidecek kadar heyecanlandım. Kitabı lise döneminde okumuştum. Tazelemek için tekrar okudum o gün. Haceli rolü gel beni oyna diye bas bas bağırdı tabiri caizse. Ertesi gün yapımcımız Ata Türkoğlu ile tanıştık. Karşımda projeye karşı, heyecanına, duruşuna, bakış açısına, sohbetine, hayran kaldığım bir insan gördüm. Bir oyuncu daha ne ister? Muhteşem bir yapımcı, muhteşem bir yönetmen, harika bir senaryo... Sonrası iyilik, güzellik...
■ Dizide, deli dolu Haceli karakterini başarılı bir şekilde canlandırıyorsunuz. Haceli’yi bir de sizden dinleyelim...
Her yönü ile insan diyesim geliyor. İyi yönleri ile kötü yönleri ile senden, benden, ondan biraz. Kardeşine “Kirpiğinin bir teki için Karataş’ı tel tel eder ayırırım” diyecek kadar düşkün. Anası için de ölecek bir adam. Duyguları neyse, ne kadar yoğunlukta ise, o duyguların çevrede oluşturacağı etkiyi düşünmeden, bunun hesabını yapmadan salt hissettiği ile ilgilenen bir adam ayrıca.
■ Fatma ailesini kaybettiği için amcasının yanına yerleşiyor. Haceli’nin Fatma’ya olan duyguları karşılık bulabilecek mi?
Ben karakterim adına karşılık bulması için elimden geleni yapıyorum valla. Önümüzdeki bölümlerde hep beraber göreceğiz. Biz de bütün ekip olarak çok merak ediyoruz. Okuduğumda da oynadığımda da Haceli’nin sevgi anlayışına karşı hissettiğim duygu çok heyecanlandırıyor beni. Sevdiği kadına çiçek vermek aklına gelmez ama o kadın için yorulmadan binlerce dönüm çiçek bahçesi yapabilecek biri.
'OYUNCU İYİ BIR HIRSIZ OLMALI’
■ Sizi daha önce birçok dizide ve Şeytanın Pabucu sinema filminde izledik. Özellikle Benim İçin Üzülme dizisindeki Orhan karakteriyle büyük övgü topladınız... Rollerinize nasıl hazırlanıyorsunuz?
Bir karaktere çalışmaya başladığım zaman, hayatımın büyük bir kısmını kaplar o karakter. Her yerde nerdeyse her zaman onu düşünürüm. Bir olay gördüğüm zaman karakterim bu durumda ne yapardı diye sorarım. Karakterinizi, düşünce olarak aklınızdan geçirmek belli bir süreden sonra çok iyi tanıdığınız bir arkadaşınızmış gibi hissettirir... Oyuncu iyi bir hırsız olmalı. İnsanlardan karakterlerime ait ne çalabilirim diye. Bir diğer yöntemim karakter adına günlük tutmak.
TİYATRO SAHNESİ AÇACAK
■ Ahmet Varlı’nın en büyük ideali nedir?
İyi bir insan ve işini iyi yapan iyi bir oyuncu olarak hayatıma devam etmek. Yurtiçinde, yurtdışında oyunculuk adına güzel şeyler yapmak istiyorum. Bir de en yakın zamanda bir tiyatro sahnesi açmak.
■ Trabzonlu olduğunuzu biliyoruz. Ailenizde sanatla ilgilenen kimse var mı?
Ailemde sanatla ilgilenen pek kimse yok. Ben oyuncu olmak istediğim zaman pek olumlu karşılamadılar. Ama güneş batıdan doğsa yine de oyunculuk yapacaktım. Bu kararlılığımı görünce zamanla alıştılar ve kabullendiler. Ailem Trabzon’da yaşamıyor ama yılda bir kez gitmeye çalışırım.
■ Kapadokya’da bölge halkı ya da turistlerin tepkileri nasıl?
Turistler daha çok peribacaları ve balonlarla ilgileniyorlar. Yerel halk ise burada uzun yıllardır yerli yabancı yapımlar çekim yaptıkları için çok alışıklar. O yüzden çalışması çok rahat bir yer. Çok sıcakkanlı ve samimi yaklaşıyor insanlar. Burada olmak güzel.
■ Kendinize idol olarak aldığınız bir sanatçı var mı?
İyi oynayan, iyi projeler üreten, oyunculuğun, sosyal dünyanın içinde bir sorumluluk olduğunu bilen, Kızılderilileri, Gazze’yi, Afrika’yı vs. dert eden her oyuncu idolümdür.
■ Şu sıralarda bir sinema, tiyatro projesi teklifi var mı?
Tiyatro, hayatımda hep oldu ve olacak. Önümüzdeki yıllarda güzel bir oyunla özlediğim sahneye döneceğim. Yaz için film projesi var ama bir şeyler söylemek için çok erken.
■ Kapadokya’da çekimler ve set dışında kalan günler nasıl geçiyor?
Ata Türkoğlu ve Cemal Şan müthiş bir cast ve muthiş bir kamera arkası ekibi kurmuşlar. O yüzden çekimlerimiz tam bir kumpanya havasında geçiyor. Çok mutlu herkes. Set olsa da gitsek durumundayız. Set dışında pek bir şey yapmıyorum açıkçası. Otelde emekli moduna giriyorum hemen. Kitabımı ve bilgisayarımı alıp kahve eşliğinde tek başıma otelin bahçesinde saatlerce keyifle oturabiliyorum.
‘AŞK İNSANIN KENDİSİNE RAĞMEN YAŞADIĞI BİR DUYGU’
■ Haceli, çocukluk arkadaşı Bayram’la aynı kıza âşık oluyor... Eski dost düşman olur mu?
Bu soruya şöyle cevap vereyim: İstisnalar hariç aynı kıza âşık olan iki dostun bu durumdan sonra dostluklarına aynı şekilde devam etmesine Peru’da da pek rastlanmaz herhalde Kostarika’da da... Aşk, duygu belleğindeki en kuvvetli ve hassas duygu. İnsanın kendisine rağmen yaşadığı, kontrolünde olmayan tek duygu. Zor durumlar bunlar...
■ Gerçek hayatta bir arkadaşınızla aynı kıza âşık olsanız ne yaparsınız?
Öncelikle Allah korusun diyelim. Başıma gelse, sanırım benim için önemli olan sevdiğim kadının ne düşündüğü olur. Eğer karşılıklı bir şey varsa, aşkımın peşinden giderim. Eğer karşılıksız bir aşk ise döner arkamı giderim. Dostumla da görüşmek istemezdim, ne yaptıklarını, nasıl yaşadıklarını bilmek istemediğim için. Bu işi kendi içimde çözer, bir şekilde unutur ve hayatıma devam ederim.