'Nöbet'in 'Jandarma Binbaşı Barış Kalander'i Yurdaer Okur, dizinin türevlerinden neden farklı olduğunu ve karakterini canlandırmaya nasıl hazırlandığını anlattı.
Birçok meslektaşı gibi öğrenimini gördüğü mesleğin kendisini mutlu etmeyeceğine inanarak oyunculuğa yöneldi.
Akdeniz Üniversitesi'nde turizm işletmeciliği üzerine öğrenim gördüğü fakülteyi 3'üncü sınıfta bırakıp sınavlara girerek Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'nü kazandı.
Mezun olduktan sonra görev yaptığı İstanbul Devlet Tiyatrosu'nda ve Diyarbakır Devlet Tiyatrosu'nda birçok oyunda rol de aldı, yönetmenlik de yaptı.
'Ferhunde Hanımlar' ile başladığı TV kariyerinde 19 dizi, 'Sır Çocukları' ile başladığı sinema kariyerinde 7 filmin yanı sıra bir de TV filmi bulunan Yurdaer Okur, SHOW TV'nin fenomen dizisi 'Nöbet'de 'Jandarma Binbaşı Barış Kalender' ile barışçı, şefkatli, disiplinli bir komutanı ve aile babasını ekranlara taşıyor.
Yurdaer Okur, kameranın karşısına 'Jandarma Binbaşı Barış Kalender'in karakter analizi için askerdeki komutanından bilgiler aldıktan sonra geçti.
'Nöbet' için teklif aldığınızda neler hissettiniz?
Senaryoyu okur okumaz 'Barış Kalender' karakteriyle inanılmaz bir bağ kurdum. Bu karakteri oynayacağımı okuduğum an hissettiğimi söyleyebilirim. Bu kadar önemli sorumluluk gerektiren bir rolü bana emanet ettikleri için çok mutlu olduğumu da söylemeliyim.
'Nöbet'i türevlerinden ayıran en belirgin özellikleri nelerdir?
Oynadığım komutan karakterinin tek boyutta olmaması ve temsil ettiği jandarma teşkilatımıza yakışır bir karakter olması en belirgin özelliklerinden diyebilirim. Kimi zaman sert bir komutan, kimi zaman bir baba, kimi zaman bir eş... Ailesiyle görevi arasında kalan, çoğu zaman onlardan uzak görevde olan nice komutanlarımızdan sadece biri 'Barış Kalender'... Keza diğer tüm karakterlerimiz de öyle. Hepsi yasayan, hayatın içindeki insanlar. Bu anlamda gerçeğe en yakın dizi olduğumuzu söyleyebilirim.
Oyuncusu olarak değil de bir izleyicisi olarak 'Nöbet'i değerlendirir misiniz?
Hikâyemizin çok güçlü olduğunu düşünüyorum. Sınır kasabasında, güneyde sınıra en yakın kasabada geçen bir hikâyemizin olması izleyiciyi etkileyen unsurların başında geliyor.
'Jandarma Binbaşı Barış Kalender'i canlandırmak için nasıl bir hazırlık süreci geçirdiniz? Karakterinizi canlandırmak için rol modeli olarak belirlediğiniz bir asker oldu mu?
Asker tanıdıklarım var; Emekli Albay Tamer komutanım ve şu anda jandarma teşkilatında görevde olan lise arkadaşımla konuştum. Karakteri oluştururken bana çok faydaları oldu.
'Jandarma Binbaşı Barış Kalender'in nasıl bir karakter olduğunu bize anlatabilir misiniz?
'Barış Kalender' öncelikle bir asker çocuğu... Görev ve sorumluluğunun üstesinden gelen, duygularıyla hareket etmeyen, halkla ilişkileri yüksek ve askerlerini evlatları olarak gören bir komutan. Aynı zamanda iyi bir baba ve eş.. Üstelik böbreğini oğluna vermek zorunda kalmış ve çok sevdiği mesleğini devam ettirmek istediği için bunu üslerinden gizleyen bir karakter. Çok keyif alarak oynuyorum.
26 yıllık kariyerinizde yer aldığınız 27 yapımı göz önünde bulunduracak olursak mesleğiniz adına bugüne kadar edindiğiniz en önemli öğreti ne oldu?
'Önce sen inan sonra izleyici sana inanır'... 'Dene yenil, yine dene, yine yenil'... Bu iki önemli öğretiyi öğrendim diyebilirim.
Bugüne kadar canlandırdığınız karakterlerden hangisi hayatınıza farkındalık kattı?
Oynadığım bütün karakterlerden çok şey öğrendim ama Aliya Izetbegoviç karakterini diğerlerinin arasından gerçekten ayırmak gerekir. Bana çok katkıda bulunduğu söyleyebilirim.
'Jandarma Binbaşı Barış Kalender'in hayatınıza yeni bir bakış açısı getirdiği, bakış anlamında size yeni pencereler açtığı ve farkındalık kattığı yönleri oldu mu?
Temsil ettiğimiz üniformanın ne kadar değerli bir üniforma olduğunu, işin içine girdikten sonra çok daha iyi anladım. Layık olmak için elimden geleni yapıyorum. Bütün sorunlara yapıcı yaklaşan bir yanı var. 'Barış Kalender'in bu huyunu çok seviyorum.
Röportaj: Mehmet Çalışkan
