‘Yüz Yüze son derece çarpıcı bir hikâye’

Güncelleme: 26 Ekim 2017 Perşembe, 11:08:00

Sinem Kobal ve Birkan Sokullu ile çok özel röportaj!

‘HAYATTA SELİHA GİBİ GÜÇLÜ KADINLARA İHTİYACIMIZ VAR'

Sinem Kobal;

Seliha... 15 yaşındayken yaşadığı korkunç travma sonrası evini terk ederek kendine yeni bir yol çizer. İlerleyen yıllarda hırsızlık masasının başına buyruk başkomiseri olur. Yaşadığı bir olay hayatında yeni bir sayfa açacaktır.

Sinem Kobal, senaryoda özenle, incelikle yazıldığını söylediği Seliha’yı canlandırmaktan mutluluk duyduğunu belirtirken ‘Yüz Yüze’ için ‘Enteresan ve farklı bir yolculuk’ yorumunu yapıyor.

Seliha’nın hangi özellikleri sizi derinden etkiledi?

Seliha, senaryoyu okuduğum an beni derinden etkiledi. İncelikli ve özenle yazılmış, ince ince işlenmiş bir karakter. Dizilerde genelde bu kadar derinlikli ve güçlü kadın rolleri bulmak zor. Bu anlamda çok doyurucu bir rol. Beni çok heyecanlandırdı. Bu kadar güzel kurulmuş bir dünyanın içindeki Seliha olmak beni oldukça etkiledi. Güçlü bir kız olan Seliha’nın hikâyesini aktarmak benim için çok önemli. Yaşadığı tüm zorluklara rağmen ayakta durmasının, mücadele etmesinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Seliha, hayata karşı sert, mesafeli ve duvarları olan bir kız. Çok zeki ve çalışkan... Tek başına hayatla mücadele ediyor. Benim için de Seliha çok özel bir yolculuk. Hayatta böyle güçlü kadınlara ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum.

 

‘Karşılığını bulması mutlu etti’

Set ortamınız nasıl, ekip hakkında düşünceleriniz nelerdir?

Güzel bir sinerji yakaladığımızı düşünüyorum. Bütün ekip gerçekten işlerini çok severek çalışıyor.

‘Yüz Yüze’nin kariyerinize nasıl bir etkisi olmasını umarsınız?

‘Yüz Yüze’ hepimiz için enteresan ve farklı bir yolculuk. Bu yolculuk içinde eminim yaşayacağımız bir sürü şey olacaktır.

Hangi özellikleri size ‘Yüz Yüze’de varım dedirtti?

Hikâyesi o kadar samimi ve o kadar güzel işlenmiş ki. Bu dünyanın içinde Seliha olmanın keyifli olacağını hissettim.

İlk bölümün ardından sosyal medyada birçok paylaşım yapıldı. Siz ne tür geri dönüşler alıyorsunuz?

Tabii ki bu kadar emek verip bu kadar severek çalıştığımız bir işte böyle geri dönüşler almak çok özel ve güzel. Karşılığını bulması her zaman ayrı bir mutluluk katıyor.

 

 Cihangir’le Seliha’nın aşkı daha ilk bölümde yüreklere dokundu...

Evet, öyle oldu. Bu durum mutluluk verici. Her ikisi de geçmişlerinde yaşadıklarını yaşamasalardı belki de çok farklı hayatları olacaktı. Aşklarını doya doya yaşayabileceklerdi. Seliha ve Cihangir arasında çarpıcı bir aşk hikâyesi izleyeceğiz. İkisi de kendi doğruları ve inançları üzerinde giderken hayatları boyunca kaçtıkları aşkla yüzleşecekler. Onların neyi tercih edecekleri, nasıl yaşayacakları, bununla nasıl mücadele edecekleri ya da nasıl teslim olacakları, birçok şeyle birden yüzleşmelerine sebep olacak. Gerçekten etkileyici bir aşk hikâyesi. Dizinin sloganı “Aşk nefretle kardeştir.” Bu cümleyle ne kadar zor yollardan geçecek bir aşk hikâyesi olduğunu zaten hissettiriyor.

 

‘Seliha’yı kalbimde hissediyorum’

Canlandırdığınız karakter için nasıl bir gözlem yaptınız?

Duygusal ama sır dolu geçmişinin etkisini yalnız dört duvar arasında yaşayan, acılarından güç alan bir karakter Seliha. Naif tarafını içinde saklamış, dışarıya karşı mesafeli ve sert. Bu yüzden yaşadıklarıyla, bulunduğu ortamla, duygusuyla, hayattan beklentisiyle, hayata bakışıyla birçok yönüyle ele almaya çalıştığım ve içselleştirdiğim bir karakter. Birçok şeyden besleniyorum ama en önemlisi Seliha’nın gerçekten ne hissettiğini, ne yaşadığını kalbimden hissedebiliyorum.

‘İZLEYİCİNİN BEĞENİSİ MOTİVASYONUMU ARTIRDI'

Birkan Sokullu;

Cihangir Bilir. Nam-ı diğer Cino...

Tek amacı görevi sırasında öldürüldükten sonra üzerine iftira atılan polis babasının masumiyetini kanıtlamaktır. Cino için zor ve belalı bir hayat başlar. Cihangir’i canlandıran Birkan Sokullu, ‘Yüz Yüze’nin olay örgüsüyle, renkli karakteriyle ve yüksek temposuyla izleyicinin beğenisini kazandığını söylüyor.

Cihangir’in hangi özellikleri sizi derinden etkiledi?

Cihangir, merhametli bir karakter. Aynı zamanda lider, güçlü, eğlenceli ve çok yönlü. Bu da bir oyuncu için rolün oldukça fazla malzemesi olduğu anlamına geliyor ve yaptığınız işi daha da keyifli bir hale getiriyor. Her karakteri ayrı bir çalışma olarak görüyorum. Seçtiğim karakterlerin birbirinden farklı olmasına özen gösteriyorum.

‘Yüz Yüze’nin kariyerinize etkisinin ne olmasını umarsınız?

Yaptığım işleri kariyer kaygısıyla seçmiyorum. Daha çok karakterin ve hikâyenin beni ne kadar heyecanlandırdığıyla ilgileniyorum. Bu işi de seçerken tam olarak böyle düşünerek seçtim.

Hangi özellikleri size ‘Yüz Yüze’de varım” dedirtti?

‘Yüz Yüze’nin her zaman karşılaşılamayacak güzellikte bir senaryoya sahip olduğuna inandığım için beni kendine çekti bu iş. Çok güçlü bir senaryosu var, bu da işin içinde olmak için yeterli bir sebepti.

Canlandırdığınız karakter için nasıl bir gözlem yaptınız?

Aslında geçmişimde, kendi büyüdüğüm mahallede yaptığım gözlemler üzerinden çıkardığım bir karakter Cihangir.

Gerçek hayatta böyle bir hikâyenin içerisine düşseydiniz adımlarınızı nasıl atardınız?

Cino’nun yaptığı gibi temkinli adımlar atardım.

Dizinin ilk bölümünün yayınlanmasının ardından sosyal medyada hakkınızda pek çok paylaşım yapıldı. Siz kişisel olarak ne tür geri dönüşler alıyorsunuz?

‘Yüz Yüze’nin ilk bölümünün yayınlanmasının ardından ben de pozitif geri dönüşler aldım. Bu kadar emek harcadığımız ve severek yaptığımız bir işin insanlar tarafından beğenilmesi ayrıca ciddi bir motivasyon kaynağı oluyor. Sonuçta seyircinin beğenisine yönelik bir iş yapıyoruz. Olumlu geri dönüşler de oyuncunun her zaman motivasyonunu yükseltiyor tabii. Temposu ve aksiyonu da oldukça yüksek. Buralardan seyircinin ilgisini, dikkatini çektiğini düşünüyorum.

Röportaj | HT Magazin