‘Hem kurnazlığı hem de saflığı temsil ediyorum’

‘Yeni Gelin’e ‘İskender Bozok’ karakteriyle dahil olan Toygan Avanoğlu, dizinin yeni bölümlerinin sürprizlere gebe olduğunu ifade etti.

Başrollerini, Jessica May ve Tolga Mendi’nin paylaştığı Show TV’nin sevilen dizisi ‘Yeni Gelin’de heyecan ve aksiyon katlanarak sürüyor. Diziye ‘İskender Bozok’ karakteriyle dahil olan Toygan Avanoğlu, Kalender Bozok’un yıllar önce kaybolan kardeşini canlandırıyor. Uzun yıllar inşaat işçisi olarak çalıştıktan sonra ailesini bulması sonucu hayatının nasıl değiştiği anlatılan İskender Bozok’a hayat veren Avanoğlu ile dizi ve karakteri hakkında merak edilenleri konuştuk...

‘Yeni Gelin’de rol almanız için teklif geldiğinde neler hissettiniz?

Öncelikle dizinin sıkı izleyicisiydim. Hatta seyrettiğimde kendimi bazı karakterlerle özleştirip, “Ben olsam orada şunu yapardım” diye sesli bile düşünürdüm. Sanırım sesli düşündüğüm esnada evren beni kapı aralığından gizlice izleyip söylediklerime kulak misafiri oldu. Yönetmenimiz ve senaristimiz Ersoy Güler yakın bir dönemde beni arayıp ‘Seni İskender Bozok karakterinde görmek istiyorum’ dedikten sonra ben de ikiletmeden bu keyifli kadronun içinde olabilmek için teklifi kabul ettim. Çekimlerin gerçekleştirildiği Adana’da kendimi evimde gibi hissediyorum. 

İskender Bozok’ karakteri nasıl biri?

Yıllardır fakirlik çekmiş, zengin ailesinden hiç haberi olmadan yaşamış ve sonunda böyle bir ailesi olduğu haberini alınca soluğu hemen konakta almış biri. Çektiği acıların hesabını da sormak isteyen bir adam. Hem kurnazlığı hem de saflığı temsil ediyor. Değişken, ekşi-tatlı bir karakter! İçi saf ve temiz bir adamın kurnazlıklar yapmaya çalışması beni çok eğlendiriyor. 

Dizinin ilerleyen bölümlerinde seyircileri neler bekliyor?

Konak halkı yeni ağanın Gökhan olduğunu düşünürken planlamadıkları bir sürprizle karşılaşıyorlar. O da Kalender’in İskender adında bir kardeşi olduğu. Dizinin ilerleyen bölümlerinde seyircileri hem şaşırtacak hem de güldürecek pek çok sürprizimiz olacak.

Güldürmek daha zordur. Örnek verecek olursam, bir türlü kavuşamayan iki âşığın sahnesinin çekildiği an istisnasız her insan onlara kilitlenir ve sonuç ne olursa olsun duygusal anlar yaşanır. Komedide ise durum tam tersi. Komedi yapmak kilitli bir kapıyı anahtarla açmaya benzer. Bir sürü anahtar vardır, o doğru anahtarı bulabilmek ise çok zordur. İyi bir oyuncu, hitap ettiği kitlenin ruh halini anlayabilmeli. Ben seyircilerin beklentilerini anlama gayreti içerisindeyim.

‘Hayata pozitif bakıyorum’

Boş vakitlerinizi nasıl geçirirsiniz?

Spor olmazsa olmazım! Yapmadığım zaman suçluluk hissediyorum. Tenisten basketbola, kayaktan okçuluğa kadar pek çok spor dalıyla ilgiliyim. Öte yandan evde kurduğum ses sistemiyle son ses müzik dinlemeyi çok seviyorum. Hayata her şartta pozitif bakan birisiyim.

‘Yeni Gelin’ başladığı günden bu yana reytinglerde üst sıralarda kendisine yer buluyor. Seyircilerin ilgisini nasıl açıklarsınız?

Maşallah! Sette, temizlikçisinden oyuncusuna kadar her birey işini tutkuyla yapı- yor. Kimse, kimsenin önüne geçmeye çalışmıyor. Nihayetinde ekran başındakilere aktardığımız samimiyet duygusu onları iyileştiriyor. Zirveden inmemek ümidiyle.

‘Motivasyon kaynağım övgüler’

Oyunculuktaki temel motivasyon kaynağınız nedir?

Bir proje için yola çıktığımda tüm enerjimi o işe aktarırım. Sinema filmleri, televizyon dizileri izler, kitapları karıştırarak kendimi sürekli yenilemeye gayret ederim. En büyük motivasyon kaynağım, seyirciden aldığım övgüdür! Seyircilerin, bana sunduğu reçete aslolandır.

Röportaj: ARİF HÜR

HT Magazin