‘Operaya devam etsem dünyaca ünlü olmuştum’

Güncelleme: 22 Eylül 2014 Pazartesi, 10:25:50

Show TV’nin iddialı dizilerinden “Ah Neriman”ın başrol oyuncularından Tarık Ünlüoğlu’yla diziyi konuşmak için buluştuk, sohbet Passolig’e kadar uzandı

T arık Ünlüoğlu, Show TV’nin bu sezon en iddialı yapımlarından “Ah Neriman” dizisinde Perran Kutman’la başrolü paylaşıyor.

“Sıcak bir mahalle dizisi çekiyoruz. İnsanlar kendilerinden bir parça bulacak” diyen usta tiyatrocu 35 yıllık arkadaşı Kutman’la da ilk kez bu proje için kamera karşısına geçiyor. Ünlüoğlu’nun sevenlerine bir de tiyatro sürprizi var. Ünlüoğlu kasım ayında sahnelemeyi düşündükleri Guguk Kuşu oyunu için Kerem Alışık’la birlikte çalışmalara başlamış bile.

38 yıllık tiyatrocusunuz. Televizyon dizileriyle tanınmış olmak canınızı sıkıyor mu?

Bu yakınacağım bir konu değil. Maalesef ki durum böyle. Tiyatronun ulaşabileceği seyirci sayısıyla televizyonunki çok farklı.

Son dönemde tiyatro salonları tıklım tıklım. İlginin bu denli artmasının sebebi ne sizce?

Toplumsal sıkıntıların arttığı dönemlerde insanlar daha canlı bir şey yakalamak ister, bu yüzden de tiyatroya yönelir.

Popüler dizi oyuncularının tiyatro oyunlarında yer alıyor olması da bir sebep olabilir mi?

Olabilir. Daha eğitimli ve başarılı oyuncuların yer aldığı oyunlar daha çok parlar. Gerçi eskinin devlet tiyatroları, şehir ve bulvar tiyatroları kalmadı artık. O zamanlar daha kaliteliydi.

Böyle düşünmenize sebep olan şey ne?

Belki de sinemanın bu kadar sektörel hale gelmesi tiyatroyu daha kaliteli kılıyordu.

Üniversitede operadan tiyatro bölümüne geçmişsiniz.

Tercihim tiyatrodan yanaydı fakat tesadüfler sonucu operayı kazandım. Şimdi düşününce “Keşke operada devam etseydim” diyorum.

Neden?

Tiyatroyla opera çok farklı. Operaya devam etseydim dünyaca ünlü olmuştum. Türkiye’de bile değildim.


‘DİZİ KONUSUNDA DOYGUNLUK OLMAZ’


Perran Kutman’la oynuyorsunuz dizide. Uzun yıllardır tanışıyorsunuz, beraber çalışmak nasıl?

İkimizde olgunluk dönemizdeyiz. Perran çok kabiliyetli, çok başarılı bir kadın.

Rolleriniz...

Perran, zenginlikten fakirliğe geçen bir ailedeki anne rolünde. Kızlarıyla beraber hayatları tamamen değişiyor ve taşındıkları mahallede benim canlandırdığım Tarık karakteriyle karşılaşıyor.

Tarık nasıl bir adam?

Araba alıp satan, kendi çapında bir galeri sahibi. Çok zengin değil ama büyük hayalleri var. Sıyrılmaya çalışıyor.

Aşk var mı peki?

E tabii... İlerleyen bölümlerde ana karakterler arasında duygusal bir yakınlık olacak. Çok sıcak bir mahalle dizisi bekliyor seyirciyi.

Türk seyircisinin en sevdiği dizi formatı...

İnsanlar ekranda kendilerinden bir şey gördükleri zaman o diziyi seviyor. Bir de öykündükleri tipleri.

Nasıl yani?

 Mafya dizisi izlemeyi seviyorlar. Para babalarını, onların istedikleri hayatı yaşayan insanları...

Birkaç bölüm yayınlanıp kaldırılan dizilerin çoğunlukta olmasının sebebi ne?

Bir dizinin izlenmesi için öncelikle iyi bir hikâye şart. Sonra iyi oyuncular ve iyi prodüksiyon lazım. Gerisi zaten gelir.

Doyduk mu artık acaba?

Dizi konusunda doygunluk falan olmaz. Televizyonda yabancı bir diziye denk geldiğiniz zaman neresinden başlarsanız başlayın sonunu merak edersiniz. Çünkü hikâye sizi içine çeker. ‘Passolig saçmalık’Hangi takım taraftarısınız?

Bir İzmirli olarak Göztepe’yi destekliyorum. İstanbul’da ise önce Fenerbahçeli’ydim fakat zaman geçtikçe Beşiktaşlı oldum.

Nasıl oldu bu?

Bir maçta Fenerbahçe’ye çok sinirlendim. Zaten Beşiktaş’a da sempatim vardı. Bu değişikliği yapalı 30 sene oldu.

Memnun musunuz peki bu değişiklikten?

Tabii ki. Zaten Çarşı ruhu benimle örtüşüyor. Çünkü tiyatrocular da anarşist ruhludur. Gerçek tiyatrocular hep isyan halindedir.

Peki bu Passolig hakkında ne düşünüyorsunuz?

Saçmalıktan başka bir şey değil. İnsan fişlemenin bir diğer versiyonu. Tribünlerde çıkan olayları böyle önleyemezler.

 

'BİLSEYDİM FUTBOLCU OLURDUM'


Öğrencilik yıllarınızda futbol oynamışsınız. Spordan tiyatroya geçişiniz nasıl oldu?

Lise sona kadar sürekli futbol oynadım. İzmir’deki genç takımlarda oynuyordum. Lise sonda da basketbola yöneldim. Sporla oldukça alakadarım yani.

Niye devam etmediniz?

Sporcuların durumunun böyle olacağını bilseydim devam ederdim. O zamanlar şansı yaver gidenler çok para kazanıyordu.

Bugüne nazaran daha mı az kişinin şansı yaver gidiyordu peki?

Aslında o zaman da çok iyi para kazananlar vardı. Bizim aklımızın alamayacağı rakamlar dönüyordu. Mesela 700 bin liraya Beşiktaş’a transfer olan Faruk diye bir futbolcu vardı. O dönemde bizim maaşımız 1500 liraydı.

Siz sporla olan alakanızı tiyatroya başlayınca mı kestiniz?

Tabii ki. Zaten meslek olarak tiyatroyu seçince ister istemez bırakmış oluyorsunuz.

Seçim yaparken zorlanmamışsınızdır diye düşünüyorum. Mümkün mü öyle bir şey?

Ben mesleğimden çok memnunum.